Dörtte Dört

 

Bir gün Bahçelievler Belediye Başkanı Sn. Saffet Bulut’un makamında, Büyükçekmece Belediye Başkanı Sayın Hasan Akgün ile depremleri bilip bilemeyeceğim konusunu uzun uzadıya tartıştık. Ertesi gün Saffet Bey ve Hasan Bey Trabzon’a Galatasaray-Trabzon maçına gittiler.

Ve ben o gün Balıkesir, Yunanistan, Manisa ve Burdur’da deprem olacağı sinyalini aldım. Birçok arkadaşıma gönderdiğim gibi Trabzon’da bulunan arkadaşım Metro Turizm Karadeniz Bölge Müdürü Seyfettin Bey’e aldığım sinyali ilettim. Tesadüf Seyfettin Bey’de Maçka Belediye Başkanı Sn. Ömer Yıldız’ın Zigana’da verdiği bir yemekte olduklarını, yanında Hasan Akgün, Saffet Bulut ve birçok arkadaşının olduğunu söyledi. Ve Hasan Akgün’ün telefonda benimle görüşmek istediğini söyledi. Telefonu Hasan Bey’e verdi. Hasan Bey, alaycı konuşma tavrıyla “Eee söyle bakalım nerede deprem olacak? Deprem varsa gelmeyelim.” gibi imalı laflarda bulundu. Ben konuşma sonrasında gayet ciddi şekilde Hasan Bey’e “Başkan, yanında kaç kişi var?” diye sordum. “15 kişi var.” dedi. “Kâğıdın, kalemin var mı?” diye sordum. “Evet, var” dedi, o zaman, “Balıkesir, Yunanistan, Manisa ve Burdur’da 4 ün üzerinde deprem olacak, yaz.” dedim. Orada bulunan kişilerin hepsinin not alınan kâğıdın altına imzalamalarını istedim. Hasan Bey bana “Tamam, herkes şahitlik eder, bunların birinde deprem olursa ben seni takdir edeceğim, eğer olmazsa sen bu işleri bırak.” dedi. Ben de söz verdim, “Eğer birinde değil, dördünde de olmazsa bir daha kimseye bir şey söylemeyeceğim. Ama olursa, sen de sakın inkâr etme.” dedim.

Ertesi günü bu dört yerde deprem oldu. İstanbul’a dönmüşlerdi, yine Saffet Bey’in makamına gittim. Beni gördüğünde “Halil Bey, gel Allah aşkına, o gün sen burada Hasan Bey’le tartışırken, ben sana inanmadım, ama şimdi gördüm ki sen gerçekten biliyorsun ve bu olay çok ciddi.” dedi. Ve yanında bulunan bir misafiri ayağa kalkarak “Başkan, Hasan Bey’e telefonda deprem olacağını yazdıran bu arkadaş mıydı?” diye sordu. Saffet başkan da, benim daha önce tanımadığım, bu şahıs olan Sayın Maçka Belediye Başkanı Ömer Yıldız Bey ile beni tanıştırdı. O da onlarla birlikte İstanbul’a gelmişti. Başkan Ömer Yıldız Bey cebinden bir kâğıt çıkartarak “Hemşerim, seni tebrik ederim, vallahi bravo, dört yer söyledin, dört yerde de deprem oldu. Kimse inkâr edemez şu kâğıtta herkesin imzası var, inkâr edeni bana gönder” dedi.

Scroll to Top