Sık Sorulan Sorular

Nasıl biliyorum?

Fay hareketlerin yaydığı elektromanyetik dalgalar, aynı bir radyo, televizyon ve telsiz frekansı gibi çok uzaklara ulaşabiliyor. Her fay, bölge durumuna göre ayrı bir frekans yayar, nasıl ki dünyanın bir ucundaki cep telefonu arandığında sadece o cep telefonu çalıyorsa, her bir fayın farklı frekansı bulunmakta. Amerika’daki bir radyo vericisinin frekansını, Türkiye’deki bir radyo alıcısı vasıtasıyla bulabiliyorsak, benim vücudumun da bir radyo alıcısı gibi değişik frekansları değişik bölgelerden alabiliyor demek ki.

Depremleri nasıl hissediyorum?

Vücudumdaki ilgili bölgelerde yoğunlaşan kısa süreli nabız atışını andıran art arda şiddetli bir şekilde titreşimler ve elektriklenme oluyor.

Rahatsız ediyor mu?

Nasıl ki bir elektrik canlıya çarptığında tepki veriyorsa, ben de rahatsız oluyorum. Hatta Alman bilim adamları yakın zamanda yaptıkları açıklamada bunun kanser yaptığını da söylediler.

Uyarıcı bölgeler nereleri?

Tüm kaslarımda değişik frekansları alabiliyorum. Farklı bölgelerde olan depremler vücudumun çeşitli yerlerinde ayrı ayrı elektriklenme meydana getiriyor. Hatta bunların notlarını tutarak birçok depremin yerlerini, şehir merkezlerini dahi belirterek çeşitli medya kuruluşlarına ve görüştüğüm araştırmacılara bildirdim.

Kaç kilometreye kadar hissedebiliyorum?

4 ün üzerinde olan depremleri 1000 kilometreye, 6 nın üzerinde olan depremleri dünyanın neresinde olursa olsun hissedebiliyorum. Bulunduğum yerde, 2-3 şiddetinde depremleri dahi hissedebiliyorum.

Kaç gün önceden elektriklenme oluyor?

Deprem olmadan önce 5 saat ile 3-5 gün öncesi elektriği alabiliyorum. Bunu da araştırdım, depremin derinliğine göre değişiyor, benim yaptığım tespitlere göre 7 km derinliğindeki bir depremin sinyalini 24 saat önce alıyorum. Eğer bu deprem 70 km derinlikte olsa, demek ki 10 gün önce alıyorum. Özellikle Türkiye’de olan depremler 7-30 km arasında. Marmara depremlerini tetikleyen faylar; genellikle 7 km, 14 km ve 22 km derinliklerde. Bursa ili kaynaklı olursa, 5 km ye kadar inebiliyor.

Deprem olurken bir elektriklenme var mı?

Hayır, elektriği sadece depremden 1-2 gün önce alıyorum, deprem olurken çok rahat oluyorum.

Yetkililere durumunuzu bildirdiniz mi?

TÜBİTAK’a, Ahmet Mete IŞIKARA’ya, Meclis Başkanlığına, Başbakanlığa, İstanbul Belediye Başkanlığına ve tüm basın kuruluşlarına bildirdim.

Nasıl keşfettim?

17 Ağustos 1919 depreminden 3-4 gün önce akşamları, yatakta yatarken sürekli bir cereyan çarpması gibi titreşimlerle uyanıyordum.

Hatta yataktan aşağı bile düştüğüm oldu. Buna bir anlam veremedim. Hatta birkaç kez yataktan düşerim diye, yaz ayında olunmasına rağmen yorgana sarılıp yattım. Baktım olmadı, yerde yatmaya başladım.

Doktora gitmeye karar verdim. Bana stresten olduğunu söylediler ve birkaç ilaç verip gönderdiler. İlaçları kullandım fakat hiçbir faydası olmadı. Duş al, çıplak ayakla toprakta dolaş, geçer dediler. Duş aldığımda elektrik çarpmasıyla irkildim, kaçak mı var diye baktığımda, kaçak yoktu. Toprakta gezmeye karar verdim, bu sefer daha çok elektrik almaya başladım. Bu yaşadıklarıma bir anlam veremedim. Toprağa bastığım zaman geçmesi gerekiyor, geçmiyor; duş aldığımda ise elektrik çarpıyordu.

Bu olaylar 17 Ağustos depreminden önce devamlı oldu. Sonra deprem oldu. Fakat ben hala farkında değilim. Deprem olacağı zamanlarda bu rahatsızlıklarım çoğalıyordu. Ben yine ilaçlara devam ettim fakat hiçbir faydasını göremedim.

Bir gün evde otururken birden aklıma bir fikir geldi. Ben bu elektriği alıyorum, sakın depremi hissediyor olmayayım dedim ve aileme, yakın arkadaşlarıma, bürodaki personelime konuyu anlattım. Elektriklenme olduğunda kolumda ve ayağımda olan titreşimleri gösterdim. Bu gördüklerini not tutmalarını söyledim ve 1-2 gün sonra depremler olunca onlarda artık benden daha çok inanmaya başladılar. Bu testlerimiz birkaç gün sürdü.

Ve böylece kaslarımın kasılmasına göre deprem bölgelerini tespit eder oldum.

Scroll to Top